Yeşilçay Ve Kanser

Camellia Sinensis isimli bitkinin yeşil yapraklarından yeşil çay yapılmaktadır. Siyah çay ile yeşil çay arasındaki fark şunlardır; Siyah çay soldurma, kıvırma, fermentasyon ve kurutma işlemlerine uğrarken yeşil çay kıvırma ve kurutma işlemlerinden geçer ve şoklanır, bu sayede enzimler aktifleşmez ve rengi yeşil kalır. Fermentasyona uğramadığı için yeşil çayın antioksidan içeriği daha yüksektir.

Yeşil çayın içinde iki tür antiokasidan vardır. Bunlar ; flavonol ve kateşinlerdir. Araştırmalarda yeşil çayın kansere karsı olan koruyucu etkisinin, özellikle bileşiminde bulunan kateşinlerden kaynaklandığı belirtilmektedir. Yapılan bilimsel çalışmalar sonucu kateşinlerin tümör oluşumunu baskılayıcı etkisi olduğu bulunmuştur. Bu da yeşil çayı kanseri önlemede sağlıklı bir seçenek olarak karşımıza çıkarmaktadır.

Yeşil çayın bileşiminde bulunan kateşinlerin kanser oluşumuna karşı koruyucu etkisi; hücre çoğalmasını engelleme, hücre döngüsünü durdurma, etken reseptörleri baskılama, sitokinlerin salınımını azaltma, mitotik uyarıları baskılama, engelleme gibi mekanizmalarla açıklanmaktadır. Bu sayede yeşil çayın tümör metastazını (yayılımını) engelleyerek, kanserin ilerlemesini önleyebileceği bildirilmiştir.

Yeşil çayın sadece kanser değil pek çok kronik hastalığa karşı yararlı etkileri mevcuttur.
Yapılan çalışmalar yeşil çayın antioksidan, antienflamatuar, antimutojenik, antikanserojenik, antianjiyogenik, apoptotik, obezliği önleyici, hipolipidemik (kolesterolü düşürücü), antiarteriosklerotik (damar sertliğini önleyici), antidiabetik, antibakteriyel, antiviral veyaşlanmayı geciktirici etkilere sahip olduğunuda göstermiştir.

Sonuçları International Journal of Food Sciences and Nutrition dergisinde yayınlanan Çin’de yapılan bir araştırmaya göre yeşil çayın kanser hücrelerinin gelişimi için gerekli olan enzimi bloke eden bir madde içerdiği bulunmuştur. Ayrıca günlük yeşil çay tüketiminin 5-10 fincan olduğu Asya ülkelerinde meme kanseri gelişiminin diğer ülkelere göre daha düşük olması yeşil çay ile ilişkilendirilmiştir.

Ancak mide, akciğer ve prostat kanserine karşı yeşil çayın koruyuculuğu hakkında kesin bir sonuca ulaşılamamıştır.

Son yıllarda, çeşitli dozlarda ve yeşil çay ekstraktlarının (GTE) bileşimlerinin oral tüketimi, çeşitli hepatotoksisite vakalarıyla ilişkilendirilmiştir. Etkilenen hastaların çoğu kadındı ve çoğu kilo kaybı amacıyla GTE tüketiyordu. Çoğu vakada hepatotoksisite, GTE’lerin durdurulmasından sonraki 4 ay içinde çözülmesine rağmen, pozitif yeniden yükleme ve karaciğer nakli gerektiren karaciğer yetmezliği vakaları olmuştur. Bir rapor, GTE kapsülleri tüketen bir kadında nakil gerektiren bir akut karaciğer yetmezliği oluşmuştur. Bu nedenle şuan için GTE kullanımının güvenli olmadığı düşünülmektedir.

Yeşilçay her ne kadar kanser ve pek çok hastalığa karşı koruyucu bileşik içeriyor olsada yüksek kafein içermesi nedeniyle bazı kronik hastalıklarda tüketim miktarına dikkat edilmesi gerekmektedir.